Topuklarımda ileri doğru uzanıp yaslandım göğsüne
Kalp atışların müziğin ritmini çoktan yakalamıştı
ve ben geç kalmışlık hissiyle sımsıkı sarıldım bedenine
Nefesin boynumdan gerdanıma inen bir patika yapmıştı bile

Huzurla sakinleştim önce, derin bir nefes çektim göğsünde
Kimbilir kaç kadınla danstan sonra silikleşen parfümün
derinden ve hale tazeydi, bir nefes de bu güzel koku için çektim içime
Artık müzik de sızmıştı bedenime, seninle dansımız başladı birdenbire

Hoyratsın çocuk, hem de arlanmaz bir yeniyetme
Senin yaşamışlıklarını sayar 
bir de unutmuşluklarımı koyarım seninkilerin üzerine
Ama n’aparsın, aynı oyunlara defalarca düşmüş bir romantiğim ben de

Adımların müzikle uzadı, genişledi, kocaman oldu pistte
Kulağım müzikte, kalbim sende, sol elim sırtında
Sana sarılmak üstelik bir de, sanki gitmişiz bir cümbüşe
Bir uçurtma gibi, süzülüyorum tüm renklerim üzerimde

Ellerin gümüş şamdanların mumlarını yakma derdinde
Aramızda bir şey yoktu diyemem, ‘aramız’ı yapmıştı dans
Destursuz bir merhaba diyip sol elini kaydırıverdi bile belime
Kalbin kalbime atarken, bir o yana bir bu yana döndürdün durdun beni, elin hala belimde

Müzik ağırlaşırken, bir nefes daha aldın çikolatalı parfümümden
Bedenlerimiz yükseldi, her şey hafifledi, oldu bitti bir biz kaldık geriye
Sağ elin uzanıp koltukaltımdan kıstırdı ve bastırdı beni göğsüne
Kollarının arasında ürkek bir şapşalım, yanağıma şimdi kondurduğun bir buseyle 

Sinirden kavruldu zihnim, yine de seni itip gidemedim
Cüretinin öfkesiyle, adımlarım birbirine girdi
keşke bir topuğum ayağını ezip cezanı verseydi
Sonra yine sarmaş dolaş dansımız devam etseydi